SEO Öldü mü? Japon KOBİ’ler Neden Ajansları Bırakıp Kendi Yapay Zekâ Arama Stratejilerini Kuruyor
- Tarık Tunç

- 1 Kas
- 2 dakikada okunur
Merhaba herkese.
Bugün size çevrimiçi bilgi arayış biçimimizi tamamen değiştiren bir gerçeği paylaşmam gerekiyor.
Birçok kişi üretken yapay zekânın “devrim niteliğinde” olduğunu söylüyor. Ancak çoğumuz bu değişimin büyüklüğünü henüz tam olarak kavrayamadık.
Benim bakış açıma göre bu, buhar makinesinin icadı kadar dönüştürücü bir olay. Ya da insanlığın ilk kez ateşi kontrol altına alması kadar büyük bir sıçrama.
Abartılı mı geldi? Belki. Ama değişim dalgası internet aramasının kıyılarına çoktan ulaştı ve çevrimiçi görünürlük hakkında bildiğimiz her şeyi yeniden şekillendiriyor.
“Birinci Sırayı Garanti Eden SEO Ajansı” Döneminin Bittiği Gün
Yıllar boyunca Japonya’daki ve dünyanın dört bir yanındaki küçük ve orta ölçekli işletmeler, Google sıralamalarında yükselmek için web ajanslarına ve SEO danışmanlarına ciddi paralar ödedi. Ama dürüst olalım: bu oyun kitabı artık elimizde parçalanıyor.
Neden mi? Çünkü insanların arama davranışı kökten değişiyor.
Her geçen gün daha fazla kullanıcı ChatGPT ve Perplexity gibi üretken yapay zekâ arama araçlarına yöneliyor. Bu yeni ekosistemde klasik SEO yöntemlerinin gücü zayıflıyor. Oyunun kuralları anlık olarak yeniden yazılıyor.

Kimse Neden “Sırrı” Söylemiyor? Çünkü Artık Sır Yok.
Bir gerçeği net biçimde söylemek gerek: Google’da birinci sırayı garantileyen hiçbir formül yok.
Evet, “E-E-A-T” (Deneyim, Uzmanlık, Otorite, Güvenilirlik) gibi rehber ilkelerimiz var ama bunlar sihirli değnek değil.
Peki ne yapacağız?
Ben her gün içerik üretiyorum. Bu sürekli pratik – Japonca deyimiyle jikken, yani “gerçek dünya deneyi” – bana neyin işe yaradığını sezgisel olarak öğretti. Artık bir içgüdü geliştirdim: “Bunu yaparsam muhtemelen iyi sıralanır.”
Bu tür bilgi yalnızca bizzat yaparak kazanılabilir. Dışarıya ihale ederek değil.
Geçiş Dönemi: Ajans Bağımlılığından Kurtulma Fırsatı
Şu anda arama dünyasında bir geçiş dönemindeyiz. Ve geçişler fırsat yaratır.
Üretken yapay zekânın yükselişi, eskiden dışarıya devrettiğiniz görevleri artık kendi içinizde yapabilir hale getiriyor. Uzmanlara özel olan araçlar, şimdi herkesin erişimine açılıyor.
Bugün hâlâ eski SEO taktiklerine para harcamak, bitmekte olan bir oyunu kazanmaya çalışmak gibi.Peki ya kendi hikayenizi anlatma becerisine sahip olsaydınız?Yapay zekâ araçlarını öğrenip dijital görünürlüğünüzü kendi elinize alsaydınız?
Yeni dönemde dayanıklılığın yolu budur.
“Savaşmadan Kazanmak”: Yeni Bir Cepheye Geçiş
Sun Tzu, savaşmadan kazanmanın öneminden bahseder – yani doğru savaş alanını seçmekten.
Artık eski savaş alanında (Google arama sıralamaları) mücadele etmenize gerek yok. Bu topraklar, üretken yapay zekânın “ateşiyle” kavruluyor ve eski kurallar geçerliliğini yitiriyor.
Bugün öne çıkan şirketler, AIO’ya (AI Optimization – Yapay Zekâ Optimizasyonu) yönelenler. Yani, bilgilerin yapay zekâ sistemleri tarafından nasıl keşfedildiğini ve sunulduğunu optimize edenler.
İshikawa Eyaleti’ndeki tüm işletme sahiplerine ve girişimcilere bir soru:Web ajansınız gerçekten AI aramayı anlıyor mu?
Kendiniz Deneyin: Yeni Dünyayı Görün
Bu dönüşümün gerçek olduğunu kanıtlayan kendi pratiğim var.
Google’da “金沢市 生成AI 講師” (Kanazawa Şehri Yapay Zekâ Eğitmeni) aramasını yapın.Ya da ChatGPT veya Perplexity’ye sorun: “Kanazawa’daki KOBİ’lere üretken yapay zekâ danışmanlığı veren kim?”
Ne demek istediğimi göreceksiniz.
Dijital dönüşümün geleceği artık algoritmaları manipüle etmek değil. Gerçek uzmanlık, sürekli değer üretimi ve insanların –ve yapay zekânın– bilgiyi nasıl bulduğuna uyum sağlamakla ilgili.
Burada, geleneksel el sanatlarını korurken yeniliğe de kucak açan Kanazawa şehrinden, yerel Japon işletmelerinin Tokyo merkezli kalıpları bıraktığında nasıl gelişebildiğine bizzat tanıklık ettim.
Bu sizin zamanınız. Eski kapı bekçileri güçlerini kaybediyor.Soru şu: Bu fırsatı değerlendirecek misiniz?
Blakfy Insight
Blakfy olarak biz de aynı dönüşümün içindeyiz.Yapay zekâ destekli arama sistemleri yalnızca SEO’yu değiştirmiyor; markaların nasıl hikaye anlattığını, nasıl fark yarattığını da yeniden tanımlıyor.
İşletmeler artık “optimize eden” değil, “anlam yaratan” markalara dönüşüyor.Yeni çağın kazananları, kendi verisini, içeriğini ve görünürlüğünü yapay zekâ ile yönetenler olacak.



